
Vali Pilatus İsa’ya, “Gerçek nedir?” diye sordu. (İNCİL Yuhanna 18:38)
Çok fazla kitap var değil mi? İnanışlar çok fazla, Türkiye’de Müslüman komşularımız çok fazla, Tayland’ta Budizm, Hindistan’da Hinduzim, Çin’de adını dahi duymadığımız yerel inanışlara mensup insanlar hala var. Hatta doğu ülkelerinin bazılarında Şaman inancı dahi hala hakimdir. Peki bu karmaşıklıkta ne yapmamız gerekiyor? “Çok araştıramam zamanım ve o kadar bilgim yok” deyip köşeye çekilmek mi? Yoksa inançları okuyup gerçeği aramak mı?
“Işık karanlıkta parlar. Karanlık onu alt edemedi.” (İNCİL Yuhanna 1:5)
Gerçek bir ışık gibidir eğer biz o ışığı ararsak mutlaka görürüz. Gerçek saklı kalamaz, amacımız Tanrı’yı, yaratıcımızı aramak onun sözlerini okumak sizce Tanrı bize yardım etmez mi? Eminiz ki Tanrı bize yardım edecektir, o bize güvenceyi veriyor.
“Beni arayacaksınız, bütün yüreğinizle arayınca beni bulacaksınız.” (Tevrat Yeremya 29:13)
Gerçeği bulursak ne mi olur? Özgür oluruz. “Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak” (Yuhanna 8:31-32)