Tövbe Edin Göklerin Egemenliği Yaklaştı

Seküler hayatımızda o kadar çok kullandığımız bir kelimedir ki… Çok şaşırdığımızda, kızgın olduğumuzda, suçlu olduğumuzda, hatalarımızda, günah işlediğimizde, “Tövbe Tövbe” der geçiştiririz bir çok şeyi. Tövbe nedir? Neden edilmelidir? diye üzerinde derin derin düşünmeden kendimizi kandırıp gerçeklerden hızlı bir şekilde kaçarız.

Tövbe Kelimesinin Anlamı

Tövbe sadece bir kere başvurabileceğimiz bir kavram değildir. Hayatımızı istediğimiz gibi yaşayıp arada bir ağzımızla “evet ben bu konu da günah işledim ” demekten ibaret değildir. Tövbe ilk olarak samimi ve içten olmalıdır. İşlediğimiz her günahın bilincinde olup, hatalarımızla, günahlarımızla yüzleşip sonrasında Tanrı’ ya itiraf edip bağışlanmayı dilemektir. Tövbe bir yaşam biçimidir. Anlık bir değişim değil ,kökten bir değişim olmalıdır. Kendi yolumuzdan dönüp, Tanrı’nın yoluna dönmektir ve o yolda yürümek için çaba sarf etmektir.

O günlerde Vaftizci Yahya Yahudiye Çölü’de ortaya çıktı. Şu çağrıyı yapıyordu: “Tövbe Edin! Göklerin Egemenliği yaklaşmıştır. ” (Matta 3:1)

Peygamber Yahya’nın çağrısının başlıca sebebi İsa Mesih’ in hizmete başladığını görmüş olmasıydı. Beklenilen, Tanrı Oğlu olan tek kurtarıcının geldiğini ve zamanın az olduğunu bildiğinden günahlı insanlığın tövbe edip Tanrı’nın Egemenliği’nde sonsuz yaşama sahip olmalarını istiyordu. Öyle ki İsa Mesih’in yüceliği karşısında “Ben O’nun çarığının bağını çözmeye bile layık değilim.” diyerek kendini alçaltmıştır. (Yuhanna 1:27)

Tövbe Neden Gerekli ?

Yaratılış 3. bölümde insan Tanrı’ya isyan edip kendi yolunu çizerek , her şeyin kaynağı Tanrı’dan kopuk kalarak özüne yozlaşmıştır. Tanrı’yla kopan ilişkisini yeniden başlatmak, yaratılıştaki konumuna kavuşmak için İsa Mesih’e yönelmeli tövbe etmelidir. Yabancılaşan, bozulan ruhsal ve bedensel durumu nedeniyle insanın Tanrı ‘ yı ve kendini tanıyamaz duruma gelmesi hem Tanrı’yı hem yaratılışı (evreni) hem de kendisini özgün yapısına uygun algılayamaz.

İsa Mesih hizmetine tövbe çağrısıyla başladı . ( Markos 1:15) İsa Mesih , kendisiyle birlikte Göklerin Egemenliği’ nin kurulmaya başladığını ilan ediyordu.

Peki Göklerin Egemenliği’ nin Yaklaştığını Nasıl Anlayabiliriz?

Tabi ki yine İsa Mesih’ in kendi sözlerinden…

Savaş ve isyan haberleri duyunca telaşlanmayın. Önce bunların olması gerek, ama son hemen gelmeyecek.
Sonra onlara şöyle dedi : “Ulus ulusa ,devlet devlete savaş açacak , kıtlıklar ve salgın hastalıklar ,korkunç olaylar ve gökte olağanüstü belirtiler olacak.” (Luka 21:9-11)
İsa Mesih bu açıklamasında çok açık ve net bir şekilde sonun belirtilerine dair bilgiler veriyor. Ve son zamanlarda dünyada yaşanan olayları gördüğümüzde O’ nun ne kadar doğru sözler söylemiş olduğuna işaret ediyor . Nitekim O’ nun söylemiş olduğu bu sözlere hepimiz yaşayarak tanık oluyoruz .

Bu konuda örnek verecek olursak başta; 2011 yılında , Suriye’de başlayıp günümüze değin süregelen ve bitmek bilmeyen savaşa hepimiz yakından tanık olduk. İsa Mesih’ in söylemiş olduğu gibi devlet devlete savaş açıyor. Yakın tarihte Çin’ de başlayıp bir çok ülkeye yayılan Corono Virüs salgın bir hastalık olarak tüm dünya için tehdit unsuru haline gelmiş durumda. Ülkemizde ise çok kısa aralıklarla gerçekleşen depremler yaşadık. Elazığ, Malatya ve son olarak İran’da gerçekleşen ve böylelikle Van’ ıda etkileyen depremler meydana geldi. İşte tüm bu belirtilerin hepsi sonun çok yakın olduğuna dair bir işarettir. Şimdi bize düşen görev İsa Mesih’ in söylediği sözler üzerinde derin derin düşünmek. Dünya’nın sonu İncil’ de 1.Selanikliler 5. Bölüm 2-3 ayetlerinde yazılmış olduğu gibi: Çünkü siz de çok iyi bilirsiniz ki, Rab’bin günü gece hırsız nasıl gelirse öyle gelecektir. İnsanlar “Her şey esenlik ve güvenlik içinde” dedikleri bir anda, gebe kadının birden sancılanması gibi, ansızın yıkıma uğrayacak ve asla kaçamayacaklar.

Tanrı’nın Egemenliği yaklaşıyor. İnsanlık iki seçim karşısındadır. Ya İsa Mesih’ in söylemiş olduğu; Hırsız (Şeytan) ancak çalıp öldürmek ve yok etmek için gelir. Bense insanlar yaşama , bol yaşama sahip olsunlar diye geldim. (Yuhanna 10:10) söze iman ve tövbe edip İsa Mesih’i izleyecekler . Ya da , “Geriye kalan insanlar ,yani bu belalardan ölmemiş olanlar, kendi elleriyle yaptıkları putlardan dönüp tövbe etmediler. Cinlere ve göremeyen, işitemeyen, yürüyemeyen altın gümüş, tunç, taş, tahta putlara tapmaktan vazgeçmediler.”
(Vahiy 9: 20) sözüne göre isyan içinde yaşamaya devam edeceklerdir.

2. Petrus 3. bölüm 9′ uncu ayette yazılmış olduğu gibi : “Rab vaadini yerine getirmekte gecikmez. Ama insanlığa ve tüm dünyaya karşı sabrediyor. Çünkü kimsenin mahvolmasını istemiyor, herkesin tövbe etmesini istiyor.” Ve böylelikle O’nun Egemeliği’ nde herkesin sonsuzluklar boyunca yaşamasını istiyor.
Şimdi siz de kararlı bir yürekle samimi ve içten duygularla tövbe edin. İsa Mesih’i izlemeye başlayın. Yüreklerinizi O’na adayın.

Sonsuz yaşamın mirasçısı olun. Hadi bunun için Dua ile Başlayın.